Vin Santo şarabının ismini daha önce duymuşsunuzdur sanırım. Benim için beyaz şarapların en güzeli ve değerli olanı. Tatlı şaraplar grubunda yer alan bu değerli şarap hakkında birkaç efsane var. Bu efsanelerden bahsetmeden biraz genel bilgi vermek isterim.
Bu şarap Trebbiano ve Malvasia üzümlerinden yapılan tipik bir Toscana şarabıdır. İçimi hafif ve tadı şekerli sayılabilir. İtalya'da genellikle "cantucci" adı verilen bademli bisküvileri şaraba batırıp yumuşatarak tüketilir. Eğer Chianti'ye yolunuz düşerse Vin Santo'nun yapıldığı şarap evlerinde bu mükemmel şarabı tadabilme fırsatı bulabilirsiniz:)
Kimilerine göre Vin Santo kutsal şaraptır; hatta Zeus'un şarabı olduğunu iddia edenler bile var... (ağzının tadını biliyor tabi tanrılar tanrısı...)
Siena versiyonu ise 1348 yılında bir francescano rahibinin, veba hastalığına yakalanmış insanları bu şarapla tedavi ettiği yönünde. Bu hikaye de Vin Santo'nun kutsal yanını oluşturuyor. Ayinler sırasında bu şarap kullanılırmış Sienalılar'a göre.
Floransa versiyonu daha eğlenceli. 1349 yılında yunan din adamı Giovanni Bessarione bu şarabı içerken birden haykırmış: " Bu Xantos'un şarabı!" Xantos, bu arada Santorini'de kuru üzümlerden yapılan bir şarap adıymış; hatta Santorini adası o zamanlar Osmalılar'ın elinde imiş ve Osmanlılar orada şarap yapımı için özel bağlar kurdurmuş bir söylentiye göre. ( Bu Osmanlılar da biliyormuş hani şarap nasıl yapılırmış ya da içilirmiş :P ) Onun bu haykırmasını masadakiler de "Santos" olarak anlamış; yani kutsal anlamına gelen "Sante". O andan itibaren Xantos olmuş Santos sonra da Santo demiş Sienalılar.
Esasında çok romantik olmayan Vin Santo şarabı efsanelerindeki tek doğru nokta, ayinler esnasında kullanılması.
Eğer Vin Santo alırsanız mutlaka cantucciler ile deneyin; şiddetle tavsiye ediyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder