7 Nisan 2014 Pazartesi

PALATINE- İmparator çok yaşa!-


Roma'nın yedi tepesinden biri... Tarihi eserler açısından en zengin bölge aynı zamanda... 
Roma mitolojisine göre Romolo ve Remo kurt tarafından burada kurtarılmışlar. Palatine'de ayrıca "lupercalia" pastoral festivali gerçekleştiriliyormuş. Roma'da kötü ruhları kovarak şehri temizlemeyi ve böylelikle sağlık ve bereketi serbest bırakırlarmış. 

lupercalia
Palatine kısaca eski imparatorların ve eşlerinin, tapınakların ve bahçelerin bulunduğu geniş bir tarihi alan. Roma şehircilik evleri burada inşa edilmeye başlanmış.

BASILICO SAN PIETRO

San Pietro meydanı

Hıristiyanlığın en büyük kilisesi! Bu kilisenin mihrabında bulunan altın top "Kızıl elma" olarak kabul ediliyor; yani tarihte Türk cihan hakimiyeti idealini temsil ediyor, o yüzden sultanlar hep Roma'yı almaya çalışmışlar.

San Pietro meydanı, Roma'daki birçok eser gibi Bernini imzası taşıyor. Azizlerin heykelleri aslında Bernini'nin hayal gücünü yansıtmıyor; çünkü Papalık emirleri geçerli. Ortadaki obelisk Mısır'dan geliyor diğerleri  gibi. Üzerinde çapraz bir haç bulunuyor. Etrafında 284 sütun; Bernini ve Mademo'nun imzalarını taşıyan iki çeşme bulunuyor. İçeri girdiğinizde papa mezarlarından tutun, Michelangelo'nun daha 24 yaşındayken yaptığı "Pieta" heykelini, Aziz Pietro'nun bronz heykelini, Bernini'nin muhteşem mihrağını, tarih boyunca ölümlerine kadar papalık yapmış papaların isimlerini, 320 basamaklı kubbeyi ve daha nicelerini göreceksiniz...


CASTEL SANT'ANGELO - Mausoleo di Adriano-

Herkese merhaba bugün Dan Brown'un "Melekler ve Şeytanlar" adlı
kitabına konu olan Aziz meleğin kalesi "Castel Sant'Angelo"dan bahsedeceğim.

İlk olarak şunun altını çizmeliyim ki; imparator Hadrian'ın mozolesi idi. Sonrasında şehri korumak üzere kaleye çevrildi. Papanın evi (tehlikeli zamanlarda Vatikan'dan buraya uzanan gizli bir yol ile gelirlermiş) ve hapishane olarak da kullanıldı. Hatta Fatih Sultan Mehmet'in oğlu Cem Sultan da burada mahkumiyet yaşayanlar arasında... Bu kalede bir sürü idam, işkence olmuş; mahkumlar aç susuz bırakılmış; kasvetli bir yer olduğunu düşünebilirsiniz, taaa kiii o güzelim melek heykelinin olduğu, muhteşem manzaraya sahip terasına çıkana kadar!

Hadrian'ın mozolesi - Castel Sant'Angelo eski hali-
Peki neden buraya Aziz meleğin kalesi deniyor??? Sebebi terasında bulunan Archangel'de saklı; aslında Mikail'in bir görüntüsünden esinlenerek yapılmış. Montelupo bu meleği ilk tasarlayan isim; günümüzdeki bronz olan Peter Anton von Verschaffelt tarafından yapılmış; çünkü Papa Paul III kendi özel dairesine almış Montelupo'nun mermer olanını. Her neyse; bu melek neyi anlatıyor peki? Roma'daki hiçbir şey gibi bu eserin oraya konması da tesadüf değil. Çok önemli zamanları unutturmuyor Roma halkına '500 lerdeki büyük veba salgını! Bu melek  yere iniyor; yani Mikail ve veba salgını çektiği kılıç ile yeryüzünden siliniyor efsaneye göre...

passetto di Borgo- papaların vatikan'dan castel Sant'Angelo'ya giden gizli yolu
Günümüzde Castel Sant'Angelo bir sergi sarayı olarak kullanılıyor. Roma imparatorlarının küllerinin bulunduğu bir oda bile var. Apollo ve Clement VII özel odaları bulunuyor. İçinde ayrıca ulusal müze var. 

Belki bilirsiniz Puccini'nin Tosca operasının sarı sahnesi burada geçiyor:)








6 Nisan 2014 Pazar

TİYATRO MARCELLUS- THEATRUM MARCELLI - TEATRO MARCELLO

Resimde gördüğünüz tiyatro Marcello aslında çok kutsal bir yer, yapımı için birçok tapınak yerle bir edilmiş; mutlaka önünden geçip "aa Colosseo'ya ne kadar benziyor, minyatürü gibi" demişsinizdir. Roma'nın gettosunda bulunan bu antik Roma tiyatrosu için Giulio Cesare çok çaba harcamış fakat ne yazık ki tiyatronun yapımına onun ölümünden sonra başlanmış. Daha inşası bitmeden içinde oyunlar sergilenmiş bile; mesela "ludi saeculares" bunlardan ilki. 

Augustus açılışı gerçekleştiren imparator. Peki neden o? Giulio Cesare'ye duyduğu sevgiden değil tabi ki... Augustus'un kız kardeşi Octavia'nın ilk oğlu. Hep siyaset yüzünden adeta Augustus'un varisi gibi bir sağa bir sola çekilmiş zavallı Marcellus. Henüz 3 yaşında iken Sextus Pompeius'un kızı ile sırf barış gerçekleşsin diye nişanlandırılmış. Birçok etkinlikte Augustus'un yanında yer almış ve herkes onun Augustus'un yerine geçeceğini düşünmüş. Augustus onun adına bu tiyatroyu yaptırmak istemiş ama Marcellus daha tiyatro bitmeden hastalanarak ölmüş.

Tiyatro Marcellus görüntü olarak Colosseo'ya benzetilir; aslında aynı özelliklere de sahiptir. Korit, dor, iyon sütunları var. 16.yüzyıl sonrasında Orsini ailesinin ikametgah ettiği yer olmuş. Yani Peruzzi çatıyı inşa etmiş ve tiyatro olmuş ev. Günümüzde hala tiyatro sakinleri üst katlarda yaşıyor. Ne kadar havalı değil mi? :)

- Nerede oturuyorsun?
- Aaa evim hemen Marcello'nun üstü, akşam müzikal izlemeye beklerim sizi...


5 Nisan 2014 Cumartesi

TİBER ADASI VE NEHRİ- L'ISOLA TIBERINA


Tiber nehri ve adası şimdiki konumuz...
Tiber nehri her zaman Roma ticareti için kritik bir öneme sahip. Onun sayesinde gemiyle taş, kereste ve gıda maddesi taşınırmış. Nehrin yoğun tortusu yüzünden limanlar kısa sürede kullanılamaz hale gelmiş hep. "Ostia" ise en önemli liman. Buğday, zeytinyağı ve şarap ticareti en revaçta olanlar..

Tiber adası ilginç bir yer. Roma'nın gettosuna ulaşıyoruz onu bağlayan Fabricio ve Cestio köprüleri ile. Köprülerde restorasyon yaptıran Bizans imparatorlarının isimleri yazılırmış. Efsanesini duydunuz peki??? Birçok söylenti var. Mesela Tarquinius Superbus nefret edilen bir imparatormuş. Romalılar onu öldürdükten sonra bedenini Tiber nehrine atmışlar. Ölü bedeninin toprağa ulaştığı nehir zemininde tortular birikmeye başlamış ve Tiber adası oluşmuş. Başka bir söylentiye göre, eski zamanlarda, daha hıristiyanlık yayılmadan önce, Tiber adası kötü şanından dolayı kaçınılan bir yermiş. Sadece en kötü suçlular ve bulaşıcı hastalıklara yakalanan insanlar bulunurmuş. Karantina bölgesi gibi... Üzerine tapınak inşa edilince de adanın kötü şanı sona eriyor. Tapınağın ismi "Aesculapius Tapınağı". Yunan ilaç ve sağlık tanrısı adına inşa ettirilmiş. Kayıtlara göre M.Ö. 293 yılında Roma'da ciddi bir veba salgını olmuş. Roma Senatosu Aesculapius tapınağını yaptırmaya karar vermişler. Ve Tiber adasını bir gemi şeklinde inşa ettirmişler. Hastalanan insanların şifa bulması için adeta bir gemi. Şimdi "Fatebenefratelli" hastanesi adanın batı kısmında işlevini sürdürmeye devam ediyor...

Aesculapius tapınağı canlandırma

BÜYÜK SİRK - CIRCO MASSIMO!!!! - CIRCUS MAXIMUS



Circus Maximus, Romalılar'ın uğrak mekanı. Tarih boyunca her türlü gösteri, ilan, tören bu alanda olmuş ve tarihten en büyük zararı da maalesef bu alan görmüş...

Aventine ve Palatine tepelerinin arasında, Etrüks krallarının mekanı, halkın oyun ve eğlence için bir zamanlar sık sık takıldığı :), Giulio Cesare'nin kitlelere daha rahat ulaşabilmesi için genişlettirdiği, şimdilerin devasa futbol ve yürüyüş sahası, konser ve gösteri alanı dersek tarihi dönüşümünü kısaca sizlere aktarabilirim, kısacası Roma sosyal hayatının kilit noktalarından...

İmparator Domitian, Palatine'deki sarayından ( yukardaki resimde görülen kalıntılar) oyunları daha rahat izleyebilmek için sarayını Circo Massimo ile birleştirmiş. Araba yarışları oyunlardan en popüler olanı. ( tek at olmaz mutlaka üçten fazla at ile çekilen arabalar moda idi Antik Roma'da). Pist gibi gözükmesinin sebebi de bu. Ortasındaki yükseltiye spina adı veriliyor. İtalyanca'da diken anlamına gelir. Çıkıntılığının sebebi... Heyecan yaratmak maksat at arabaları orda mücadele ederken kaza yapsın ve tansiyon yükselsin. Halk ne kadar eğlenirse o kral sonuçta o kadar başarılıdır. Dönme noktasına da meta adı verildi. Meta da kasten kaza olsun diye inşa ettirilmiş sanki...

Eskiden spina'nın üzerinde tanrı heykelleri varmış ve oturaklar ile başlangıç kapısı bulunurmuş; şimdi ise Circo Massimo adeta terk edilmiş bir saha görüntüsünde. Colosseo gibi Circo Massimo'da nasibini almış tarihten...
Bu heykellerin, oturakların ve kapının parçalarının çoğu Orta çağ romasında başka yapıların inşası için kullanılmış; örneğin Piazza del Popolo'da bulunan obelisk, öncesinde Circo Massimo'da imiş. 

Efsanevi grup - The Rolling Stone - Burada ne alaka! demeyin...

Tüm bu yağmalamaya rağmen popülerliğini kaybetmiyor Circo Massimo; yapısı gereği hala birçok aktivite için Roma içindeki en uygun alan. 2006 Dünya Kupası kutlamalarında burayı televizyonda kesin görmüşsünüzdür, pardon yaklaşık 700bin kişi vardı; görememiş de olabilirsiniz... Yaklaşan başka bir etkinlik var: 22 Haziran 2014 tarihinde Rolling Stone 50. yılını kutlama amacıyla başladığı dünya turnesinin İtalya ayağı konserini Circo Massimo'da verecek. Kaçırmayın derim....

Circo Massimo -model-



PARCO BORGHESE - Roma'da gizli bir cennet!


Resimde gördüğünüz bu muhteşem yerden biraz bahsedeceğim sizlere... Roma'nın üçüncü büyük parkı...
Birinci ve ikinciyi merak ediyorsanız hemen söyleyeyim:
1. Villa Doria Pamphilj
2. Villa Ada

İtalyan bahçecilik sisteminin İngiliz stili ile harmanlandığı küçük yapılar, çeşmeler ve minik göllerin bulunduğu şirin bir park. Esasında Kardinal Scipione Borghese'ye aitti. Artık isminin nereden geldiğini biliyorsunuz :) Scipione Borghese kim derseniz de; Papa Paolo VII nin yeğeni; önemli bir isim yani :) 17. yüzyılda bir üzüm bağıymış bu güzel park. 9 tane girişi bulunuyor; yani azımsanmayacak derecede büyük bir park. İçinde Borghese müzesi, hayvanat bahçesi, Etrüks müzesi, Medici villası ve cafeler, restoranlar, göletler var; muhteşem bir yer. Orada dinlenmek ve kitap okumak apayrı bir keyif...

1901 yılında İtalyan devleti tarafından satın alınmış bu kompleks ve 1903 yılında da halka açılmış. İsmi de Umberto I olarak değiştirilmesine rağmen, İtalyanlar ona hala Parco Borghese demeye devam ediyorlar; eski köye yeni adet olmaz yani :)

Parkın en sık kullanılan girişleri; Porta Pinciana, İspanyol merdivenlerinin ve Piazza del Popolo'nun ordan ama anıtsal girişli olan Piazzale del Flaminio'yu tavsiye ederim.

İyi gezmeler...
Flaminio girişi

3 Nisan 2014 Perşembe

BOCCA DELLA VERITA' (Asla Yalan Söyleme!)

Audrey Hepburn ve Gregory Peck - Roma Tatili
Gerçeğin ağzı "Bocca della Verita'" filmlere sahne olmuş çok eski bir Antik Roma eseri... Santa Maria in Cosmedin kilisesinde bulunuyor. Tarihin ilk yalan makinesi diyebiliriz :) 

6. yüzyılda Roma kalıntıları üzerine kurulmuş, 8. yüzyılda Tiber nehri kıyısında yaşayan bir katolik yunan topluluğuna verilmiş ve sonrasında romanesk Santa Maria in Cosmedin kilisesinin revağında 17. yüzyıldan beri asılı duruyor Bocca della Verita'. 

Eski bir kanalizasyon kapağı olduğunu söyleyenler de var; bir Roma çeşmesinin parçası olduğunu da. Bazıları da kutsal bir su kuyusunun kapağı diyor. Aslında bir pagan tanrısının, muhtemelen Oceanus'un tasviri. Romalılar için ise Tiber nehrinin antik tanrısı Bocca.


1 Nisan 2014 Salı

GIULIO CESARE VE AUGUSTUS FORUMU

Giulio Cesare
Bu yazımda Cesare ve Augustus forumlarından kısaca bahsedeceğim.
Sezar forumu kendi için yaptırarak yüceliğini göstermeye amaçlamış. Forum, aslında ek hizmet için yapılmış; toplantılar rahatlıkla yapılabilsin diye... Bu foruma Sezar çok yatırım yaptırmış; sonrasında ise tapınak haline gelmiş ve senato için bir toplanma yeri olması sonucunu doğurmuş. Senatoyu, toplantı yerinin Sezar forumu olması baya kızdırmış söylentilere göre... :) Bu sebeple inşa çalışmaları sırasında "Curia" olarak kullanılmış; yani Roma erken döneminde toplulukların bir araya gelip müzakere yaptıkları yer. Augustus tarafından da yapımı tamamlanmış. 

Bu arada Sezar'ın köklerinin tanrıça Venüs'e dayandığı iddia ediliyor... :)



Ve tabi ki Augustus Forumu... Antik Roma'da imparator Augustus (Augusto) tarafından inşa ettirilen bir imparatorluk forumu. Forum içerisinde Mars Ultor tapınağı da bulunuyor. M.Ö 42 yılında yapılan Filippi Savaşı sırasında Roma savaş tanrısı adına bir tapınak bu. Marcus Antonius'un yardımı ile savaşı kazandıktan sonra, Augustus kendisini evlat edinen üvey babası Cesare'ın intikamını almış.

Augustus Forumu

Augustus M.Ö 27 yılında Roma'nın ilk imparatoru olmuş. Forum'un inşa edildiği arazi, Augustus'un kendi mülkü imiş. 

Mars Ultor tapınağı canlandırma